2 Mart 2016 Çarşamba

Kişisel Blog Yazarları Ne Düşünüyor?





   Çok sevgili Cafe Tigris beni "Kişisel Blog Yazarları Ne Düşünüyor?" etkinliğine davet etmiş. Bu konuda söyleyecek çok şeyim vardı iyi de oldu. Blog hakkında konuşmak istediğim bir çok konuda gereken soruların yöneltildiği bu etkinliği yapmak ve paylaşmak için sabırsızlanıyorum.
   Ben bazen sert bir insan olabilirim. Acımasızsın diyenlerde var ama düşüncelerimi gizlersem o zaman ben Kestane Fiyonk olmazdım. Buna inanıyorum ve bu doğrultuda ne düşünüyorsam onu aynen yazacağım.
   Bu arada kimseyi kişi kişi mimlemek istemiyorum. Beni seven ve kendisinin tarafımdan sevildiğini bilen, samimiyetime inanan ve söylediklerime değer vererek bloğumu takip ederek bu yazıyı okuyan tüm arkadaşlarım üstlerine alarak bu etkinliğe katılabilirler. Sevgiler..

   1- Yakın çevrenizdeki insanlara bloğunuzdan söz ediyor musunuz?
   Laf arasında söylüyorum blog yazdığımı hatta davet ettiğim okumadın mı ya falan diye sitem ettiğim bir kaç arkadaşım var. Zaten birkaç arkadaşıma söyledim. Ama dur sana destek olayım
üye olayım diyen yok. Bir tanecik en yakın arkadaşım biliyor o kadar. Aileme de blog yazdığımı söylemiştim ama takip eden yok. Ne yazdığımdan kimsenin haberi yok yakın çevremde. Ancak makale yazarlığı yaptığım için referans olarak gösterdiğim oluyor bloğumu ama girip okuyan yok tabi. Bende bıraktım söylemeyi. Okuyucularım bana yetiyor başkasına ihtiyacım yok. Taşıma suyla değirmen dönmüyor. Zaten bilmesin çevremdeki insanlar diye düşünmeye başladım artık. İnsanların ağzına iyi kötü laf vermeye gerek yok diye düşünüyorum bu sıralar.

   2- Neden blog yazıyorsunuz?
   Ben çok yıllar önce bir kere blog yazmaya başlamıştım ama o zaman çok anlamamıştım sistemi bilmediğim için. Evlendikten sonra da yazmak istedim bir blog açtım yine ama bu seferde yazacağım şeyler çok kısıtlıydı malum sebeplerden ötürü. Ben konuşmayı, paylaşmayı çok seviyorum. Anlatmayı ve dinlemeyi çok seviyorum. Günlük karıştırmayı ve günlük yazmayı da çok seviyorum. İstiyorum ki benim gibi hisseden insanlar olduğunu bileyim. Birisinin acılarını diğerinin sevinçlerini paylaşayım. Tanımadığım insanlarla bir ortak noktam olsun. Bir söz vardır ya "Aynı dili konuşan insanlar değil, aynı duyguları paylaşan insanlar anlaşabilir." diye. Ben buna çok inanıyorum ve aynı duyguları paylaştığım insanları arıyorum. Paylaşmayı seviyorum. Onlarla konuşuyorum. Onlarla hissediyorum. O yüzden Kestane Fiyonk olarak bloğumu açtım. Burası bana ait bir alan. İstediğimi söyleyebilme hakkına sahibim ve söylediklerimden ötürü kimseye açıklama yapmak zorunda değilim. İçimi dökerken, duygularımı paylaşırken aman biriside alınır mı diye düşünmüyorum. İçimden geleni söylüyorum, yazıyorum. Burası benim günlüğüm. Benim gibi günlük karıştırmayı sevenler de benim dünyamı kurcalayabilsinler istiyorum.

   3- İlk yazınız ile son yazınız arasında nasıl bir fark var?
   Bu soruya cevap vermesi gereken kişinin ben olduğunu düşünmüyorum. Okuyucum yada takipçim cevap vermeli bu soruya. İlk yazımda hissettiğinizi son yazımda da hissettiniz mi? Beni takip etmenize sebep olan şey hala aynı mı yoksa takip ettiğiniz için pişman olmaya mı başladınız? Bu sorular çok önemli ve bu sorulara alacağım cevaplar bence bu sorununda cevabı. Giderek seviliyorsam yada sevginiz azalmadıysa, merakınız devam ediyorsa, heyecanla takip ediyorsa okuyucum beni o zaman ilk yazım ile son yazım arasında çok büyük bir kalite farkı vardır benim için. Ama kendime bu öz eleştiriyi yapabilmek için çok erken. Çünkü kamuya açık bir alanda yazmaya yeni başladım. Birkaç kelime söylemem gerekirse eğer o zaman ben kendi yazı kalitemde bir düşüş yaşadığıma inanıyorum.

   4- Blog yazmak normal yaşantınıza ne kattı?
   Önceden düz yaşıyor geçiyordum hayatı. Kendim içindi herşey. Şimdi ise bloğum için yaşıyorum desem yalan olmaz :) Hayatımda yaşadığım herşeye bunu bloğuma yazabilir miyim acaba diye düşünmeye başladım. Geçen gün sıradan bir ıslak kek yaptım mesela. Acaba bloğuma yazmalı mıyım diye içimden geçti. Sonra dedim basit bir ıslak kek. Herkesin tarif defterinde olan birşey aslında. Bir mekana gittiğimde elimde fotoğraf makinemle acaba burayı bloğumda tavsiye edebilir miyim diye kafamda kurgular yapmaya başlıyorum. Eve bir misafir geliyor aklıma ilk gelen bloğum oluyor. Bloğum normal yaşantıma değil normal yaşantım bloğuma birşeyler katıyor bence. Burası benim dünyam.

   5- Yakın arkadaşlarınıza blog yazmalarını önerir misiniz?
   Hayır önermiyorum. Bu platform öyle bir yer ki hakkını vermek gerekiyor. Vefa gerektiren bir ortam. Bloğuna karşı vefa duygusu ve bağlılığın olmazsa blog sana küsüyor. Bir anlık özentiyle blog açıp sonra çöp olan bir çok blog var. Gereken emeği, zamanı, çabayı, vefayı ve bağlılığı gösteremeyecekseniz blog açmayın. Sevmeyecekseniz eğer açmış olmak için açmayın evde günlüğünüzü yazın. He birde sürekli günlük yazmaya başlayıp yarım bırakan birisi iseniz bu platforma hiç adım atmayın. İllaki burada olmak istiyorsanız beğendiğiniz yazarları takip edin, yorum yapın, paylaşın.

   6- Hangi kaynaklardan ilham alıyorsunuz?
   Bu sorunun cevabını sanırım yukarıda belirtmiştim. Yaşadığım her olay, gittiğim her mekan, günlük hayatımda karşıma çıkan, önüme gelen her şey benim için birer ilham kaynağı. Tüm bunların dışında örnek aldığım bloglar var. Herşeyi bir kenara bırakalım, blog dünyası bile çok büyük ilham kaynağı bence. Birisi birşeyler yapıyor mesela görüp kendinize uyarlayabiliyorsunuz. Yada biri birşeyler yazıyor aa bu konularda da yazılabiliyormuş demek ki bende yazayım diyebiliyorsunuz. Blog camiasının kendisi başlı başına bir ilham kaynağı.

   7- Diğer blog sahipleri ile iyi iletişim kuruyor musunuz?
   Bu cevabını benim verebileceğim bir soru değil. Blog arkadaşlarıma soruyorum bu soruyu. Sizlerle iyi iletişim kurabiliyor muyum? Sıcak mıyım, soğuk mu? İtici miyim, çekici mi? Benim çok sevdiğim blogger arkadaşlarım hatta dostlarım var. Ama bu benim görüşüm. Belki o kişi benimle ilgili böyle düşünmüyor olabilir. Ama ben kendi dünyamda onun yazdıklarından yola çıkarak kendime arkadaş dost ilan ettim kendisini. Bu da benim problemim. En güzeli de karşılık beklemiyorum. Düşünmeyebilirler özgürler. Ben seviyorum ya bu benim için yeterli :)

   8- Şikayetçi olduğunuz konular var mı?
   Olmaz mı tabiki var. Blog dünyasına ilk adım attığım da bir kaç kere bende yapmıştım hatta. Şu etkinlikten geliyorum bloğuma beklerim demeyin bence itici oluyor gidesim gelmiyor. Çok şükür kendi hatamı erken farkettim ve beklenti içine girmeyi bıraktım. Ben takipçi toplamak için yazmıyorum ki. Ben benim gibi düşünenlerle bir çatı altında toplanabilmek için yazıyorum. Takip ettiğim bloglarda ilgi duyduğum bir konu oluyorsa onun hakkında yorumumu yapıp çekiliyorum artık. Beni merak eden ismimden bana ulaşabiliyor ve beğenirlerse takip ediyorlar. Sağlıklı okuyucu kitlesini bu şekilde elde edilebileceğine inanıyorum. İnsanlar sizi zorunluluktan değil de sevdiklerinden takip ederlerse eğer kemikleşmiş bir okuyucu kitlesine sahip olabilirsiniz. Blog camiasında şikayetçi olduğum ve bu platforma yeni adım atanlar için tavsiyemdir.
   Blog arşivi benim için en önemli konu arkadaşlar. Ben girdiğim bloglarda arama çubuğunu kullanmıyorum. Üst sekmeleri de kullanmıyorum. Blog arşivini kullanıyorum ve tüm yazıların içinden ilgimi çeken başlıkları yeni sekmelerde açıyorum, açtığım sekmelerin hepsini okuyorum sonra takip edeceksem ediyorum. Blog arşivi olmayan bir çok blogtan içeriğini incelemeden çıktığımı biliyorum. Benim için hassas bir konu :)
   Birde bloglarda imlecin peşinden gelen tuhaf şeylerden de hiç hoşlanmıyorum. Dikkatimi o kadar çok dağıtıyor ki, sinir olup aman yaa bu ne böyle deyip çıkıveriyorum. Tabiki blogger arkadaşlarım severek yaptılar ama beni çok yoran dikkatimi çok dağıtan blog tasarımları olan bloglarda da çok uzun süre kalamıyorum.
   Son olarak bunların hepsi benim şahsi görüşümdür. Kimsecikler üzerine alınmasın kırılmasın rica ediyorum. Yada siz bilirsiniz. Üzerinize alınarak bloglarınızın arşivleriniz üste falan alarak işimi kolaylaştırabilirsiniz :)


   Güzel Geceler Sizin Olsun..









9 yorum:

  1. Vay döktürmüşsün güzelim. Genellikle aynı şeylerden şikayetçiyiz ya da aynı duyguları paylaşıyoruz. Burası başka bir dünya. Ancak ve ancak bu dünyada olanlar birbirini daha iyi anlıyor , blogger dostları bana gerçek dostlarımdan daha samimi ve yalansız geliyor. Seviyorum seni tavrını, tarzını. Uzun uzun yıllar burda bizimle olman dileğiyle ;))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim cevaplarım neden insanlara ulaşmıyor anlamıyorum :) O kadar cevaplamıştım bu yorumları ama cevaplarım yayınlanmamış :) Burada birbirimize yalan söylemek yada riyakarlık yapmak için bir sebebimiz yok çünkü burada kimsenin birbirinden bir çıkarı yok. İnşallah birlikte olmaya devam edeceğiz :)

      Sil
  2. Valla şahsen ben iletişiminin iyi olduğunu düşünüyorum . Bence iyi bir blogger olmuşsun çünkü her yaşadığın olayı blogumda nasıl anlatabilirim hastalığına tutulmuşsun. İnsan okunmak istiyor ilk başlarda o yüzden yapıyor bence o banada beklerim yorumlarını. Sevgilerimle şekerim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tişikkirlir sipirmiin :) Böyle düşünmene çok sevindim. Evet kesinlikle öyle insan bir tepki alabilmek istiyor bende yapmıştım :) Ama uslübum yanlışmış kendi adıma söylüyorum :)

      Sil
  3. Merhaba, cevaplarınızın hepsini tek tek okudum. Yüreğinize sağlık çok içten çok samimi. Tabii 8. Soruya verdiğiniz cevabı okuduktan sonra utandım. Çünkü bende aynı dediğiniz gibi yazmıştım. Ama inanın niyetim sizi rahhatsız etmek veya sıkıntı vermek değildi. Amacım aranıza katılıp sizlerle tanışmaktı. Evet yemek bloğum var ve inanın bende çok emek veriyorum ve sadece tarif verip geçmiyorum duygularımı da katıyorum. İleride bende daha değişik, daha başka şeyler yapmak istiyorum. Şimdilik öğrenmeye çalışıyorum. Sizi rahatsız ettiysem kusuruma bakmayın. Tekrar özür dilerim. Sevgilerimle..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Asla size karşı yazılan birşey değildi sakın beni yanlış anlamayın sadece tavsiye içerikliydi söylediklerim. Bende yapıyordum çünkü blog dünyasına ilk girdiğimde. Hepimiz yapıyoruz :) Lütfen özür dilemeyin. Sadece yorumlarınızı paylaşın altınada linkinizi bırakın inanın içten bir yorum daha samimi oluyor. Bu arada bloğunuz zaten incele listemde şu an. Defterime not aldım girip didik didik edeceğim güzelce kurcalayacağım :)

      Sil
  4. O farenin yanında bulunan tuhaf şeylerden bende de var :))) Ellerine sağlık güzel olmuş yazın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aman Allahım her yazdığım birine dokunuyor :) Sende de vardı dimi doğru söylüyorsun ama içeriğinin kalitesinden olsa gerek beni çok rahatsız etmedi ki aklımda kalmamış. Sen söyleyince girip bakmam gerekti bloğuna :)

      Sil
  5. Son maddeyi okuyunca aklıma blogta ki ilk günlerim geldi. Yazılarım yazıyorum filan tabi 2-3 ay hiç yorum gelmiyor etmiyor. Sonra sevdiğim bir blogger diğer bloglar ile yorumlaşırsanız onlar da size uğrayacaktır şeklinde yazısını okudum. Sonra bende yorumlar kısmın da bende blogunuza şurdan geliyorum adresim yazılarını gördüm :D Acemilikle böyle oluyormuş diyip bir iki kez yaptım sonra olmaz dedim. Bazı bloglar da bilgisayarın faresi zaten var imleç çıkıyor kocaman yazıyı okuyamadığımı biliyorum :))

    Konuya alakasız ama şunu da belirticem mailden bunu nasıl yaptınız şeklin de sorular geliyor yanıtladığım çoğu kişi teşekkür ederek güzel dileklerini sunsa da yanıtı aldıktan sonra bir daha uğramayanı da gördüm.

    YanıtlaSil